Adam Yayınları Aforizma Ahmet Altan Ahmet Say Aklımda Kalanlar Alberto Giacometti Alejandro González Iñárritu Alıntı Alıntıladıklarım Alıştırmalar Altın Koza Film Festivali Anatole France Antoloji Aspendos Opera ve Bale Festivali Ataol Behramoğlu Ayfer Tunç Bilgi Yayınevi Birhan Keskin Boticelli Can Yayınları Candan Erçetin Cemal Süreya Çağan Irmak Değinmeler Deneme Dergi Diego Velázquez Dinlediklerim Düşbükeyler Edebiyat Edgar Degas Edward Munch Eleştiri Elias Canetti Enis Batur Erimtan Arkeoloji ve Sanat Müzesi Erzurum Eylül'e Mektuplar F. Scott Fitzgerald Fazıl Hüsnü Dağlarca Felsefe Ferit Edgü Film Galeri Gece Gece Edebiyat Gezi Giorgione Goya Gustav Klimt Gülten Akın Gündemdekiler Günler Günlük Günlükler Günün Şarkısı Halikarnas Balıkçısı Hayat Notları Heykel Hilmi Yavuz İçebakan İdil Biret İstanbul Bienali İstanbul Modern İzlediklerim İzlek İzmir Sanat Jan van Eyck Jean Auguste Dominique Ingres Johannes Vermeer John William Waterhouse Karalama Defteri Kırıntılar Kısa Metinler Kitap Kitap Eleştirileri küçük İskender Kürşat Başar Leyla Gencer Opera ve Sanat Merkezi Malraux Marc Chagall Marguerite Duras Matisse Mektup Memet Fuat Metis Yayınları Mırıldandıklarım Michelangelo Milan Kundera Murathan Mungan Mühür Dergisi Müzik Nâzım Hikmet Not Defteri Notos Nuri Bilge Ceylan Oğuz Atay Okuduklarım Okuma Defteri Okuma Günlüğü Okuma Şenliği Önerdiklerim Öneri Öykü Özlü Söz Paul Klee Penguen Kolu/Kanadı Picasso Plan Proje Refik Durbaş Rembrandt Resim Resim Defteri Roman Rota Sabancı Müzesi Salâh Birsel Sanat Sayıklamalar Seçtiklerim Sel Yayıncılık Selçuk Altun Seyir Defteri Sezen Aksu Sıla Sinema Söyleşi Sözcükler Sözünü Sakınmadan Stefan Zweig Şiir Şiir Düşü Şiirler Tiyatro Tomris Uyar Van Gogh Varlık Dergisi Venedik Film Festivali Venüs Veysel Çolak Videolar Viktor Hugo Yaşar Kemal Yazı Masası Yazılar YKY Yön Yayınları Zeki Demirkubuz

15:03:00

gözünün içinde bir "ben" tanesi olarak
hâlâ beni yaşatan kişiye...

Uzun bir süre önce hayatımda çok önemli yere sahip biri vardı.
Uzunca bir süre de bu önemini korudu.
Ama bir gün sebepsiz bir kâbus yüzünden hayatımdan çıkıp gitti.
İkimiz de bu gidişten memnunduk aslında.
Birbirimizi özlemiyorduk
ve aslında birbirimizin hayatında sandığımız kadar önemli yer tutmadığımızı düşünüyorduk.
Taa ki hiç ummadığımız bir zamanda,
hiç ummadığımız bir yerde karşılaşana kadar...
Araya giren onca zamana, kalp kırgınlıklarına rağmen,
sanki o karşılaşmaya kadar hiç ayrılık söz konusu olmamış,
bazı şeyler hiç yaşanmamış gibi,
o karşılaşmada,
bıraktığımız samimiyet düzeyinden hiçbir şey kaybetmediğimizi fark ettik.
Sanki hep birbirimizi, farkında olmadan, içimizde yaşatmıştık
ve birbirimizi çok iyi tanıdığımız için de,
araya giren onca zamanda,
birbirimizdeki değişimleri hissetmiştik
ve bunun sonucunda da birbirimize karşı yabancılaşmamıştık.
O karşılaşmadan sonra da bir daha birbirimizi özlemeyeceğimizi,
birbirimizin eksikliğini hiç hissetmeyeceğimizi
ikimiz de biliyorduk.
Taa ki bir sonraki karşılaşmada birbirimizi hala içimizde
yaşattığımızı fark edene kadar...
Galiba bir insanın hayatında hiç özlemeyeceği,
çünkü onu çok iyi tanıdığı için
hangi durumlardan ne tür tecrübeler çıkaracağını bildiği,
bunun için de ne zaman karşılaşırsa karşılaşsın
asla yabancılaşmayacağı
birinin olduğunu
hissetmek yaşanabilecek güzel duygulardan biri olsa gerek.

Merak Ettiklerim

Kendi çıkarı uğruna, kendi mutluluğu uğruna
insanları kullanan bir kişiyle karşı karşıya kaldığımız zaman
durup o insanı değiştirmek için
çabalamalı mıyız,
yoksa o insandan olabildiğince uzak mı durmalıyız?
Bir insanın kişilik özelliklerini kolay kolay değiştiremeyeceğimize göre
en güzel olanı o insanı bir daha görmemek mi?

Hayat Notları’ndan

Dünyanın en büyük bencilleri,
kendi mutluluklarını
başkalarının mutsuzlukları üzerine inşa edenlerdir.

Şiirsel

“Hiç Yaşanmamış Bir Hayale Dair” isimli şiirden…

ve ben ne zaman seni düşünsem
hayattan bütünlemeye kalan
başarısız bir öğrenci oluyorum…

Kitap

Ne okuyorum:
İhsan Oktay Anar'ın "Efrasiyâb’ın Hikayeleri " isimli romanını ve
Ahmet Muhip "Dıranas'ın Şiirler" isimli şiir kitabını...

En son ne okudum:
küçük İskender'in "Pop H’art" isimli denem kitabını ve
Ahmet Telli'nin "Kalbim Unut Bu Şiiri” isimli şiir kitabını...

Sinema

En son izlediğim film:
Federico Fellini'nin "Ruhların Jülyeti" isimli filmi.

İlk fırsatta izlemeyi düşündüğüm film:
Roman Polanski'nin "Rosemary’nin Bebeği" isimli filmi.

Tuna BAŞAR
Etiketler: , ,

Yorum Gönder

Tuna BAŞAR

{picture#https://lh3.googleusercontent.com/-D5kOteDnoJw/AAAAAAAAAAI/AAAAAAAABGE/655dNdgH4u8/s120-c/photo.jpg} 1985 yılında doğdum. İzmir Karşıyakalı'yım. 2004 yılının son çeyreğiyle birlikte başladığım yazı serüvenime Gece Edebiyat adlı blog sayfamda devam ediyorum. Yazılarım ve şiirlerim Ada (Samsun),Aykırı Sanat, Berfin Bahar, BH Sanat, Çalı, Genç Hayat, İzmir İzmir, Kaçak Yayın, Kar, Koridor, Kum, Kuşak, Kül Öykü, Lacivert Sanat, Mor Taka, Onaltıkırkbeş, Sunak, Taflan, Varlık, Virgül gibi dergilerde yayınlandı. {facebook#http://www.facebook.com/tunabasar} {twitter#http://www.twitter.com/tunabasar35} {google#http://plus.google.com/+TunaBasar} {pinterest#http://www.pinterest.com/tunabasar35} {youtube#http://www.youtube.com/c/TunaBasar} {instagram#http://www.instagram.com/tunabasar35}

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.